Askeri Talebin Karşılığı Ne?

-
Aa
+
a
a
a

Nihayet ABD, Türkiye’den resmen asker yardımı istedi. Bu bir şok yaratmadı. Çünkü bir süredir Türk hükümeti böyle bir talebi bekliyor, hatta böylesi bir talep karşısında nasıl bir yanıt vereceğini tasarlıyordu. Açıkçası, bu talep karşısında hükümetin sıkışmak bir yana, hafif dozda olsa da memnuniyetini sezinliyoruz. Çünkü Türk hükümeti biraz gecikmeli de olsa bu sürecin dışında kalmak istemiyor. Türkiye tasarladığı üzere bu talebe olumlu yaklaştı ve sembolik bir katkıda bulunacağını bildirdi. Sembolik ama son derece önemli!Öncelikle ABD’nin neden böylesine bir talep içine girdiğini anlamamız gerekiyor. ABD kuşkusuz öngördüğünden daha zorlu bir Afgan sorunu ile karşılaşmış bulunuyor. Daha önce birçok uzman tarafından bu gerçek uyarılmış, ancak ABD tarafından kamuoyu baskısıyla küçümsenmiş, gözardı edilmişti. Ünlü Peştun komutan Abdül Hak’ın Taliban tarafından idam edilmesi bunu belirginleştirdi. Öte yandan hava harekatının sınırına gelindiği anlaşılıyor. Çünkü bu tür harekatlar çok riskli. Son zamanlarda sık sık sivil halkın bombalandığı görülüyor. Ve tepkiler artıyor.     Kara harekâtı Türkiye’yi önemsetiyor

Karşı taraf üzerinde daha az riskli olan, ancak daha çok zayiat riski taşıyan kara harekatı Amerika için giderek kaçınılmaz hale geliyor. Nitekim gerek kuzeyde, gerekse güneyde Amerika kara birliklerini indirmiş durumda. Kuzeyde bu harekata Kuzey İttifakı’nın destek vereceği kuşkusuz.Buna rağmen Afganistan’da doğrudan bir savaş diğer İslam ülkelerinde tepki topluyor. Bu nedenle hem askeri nedenlerle, hem de siyasal nedenlerle ABD, Türk askerine gereksinim duyuyor. Düşünün bir kere, ABD’li bir asker Kuzey İttifakı’nda bir Özbek’e eğitim verecek ve o da gidip Taliban Müslümanla çarpışacak. Elbette Türklerin devrede olması son derece önemli.     Acaba ABD, Türkiye dışında diğer Batılı ülkelerden resmen destek istedi mi? Bunu henüz bilmiyoruz. Eğer diğer NATO üyelerinden böylesi bir destek istendi ise, bu Türkiye’nin konumunu rahatlatır. Çünkü nihayetinde Türkiye bir NATO üyesidir. Ancak şimdiye dek böylesi bir gelişme gözlenmemektedir.     Karşılıksız aşk olmaz

Bize kalırsa her askeri ittifakın ve bunun sonucunda elde edilecek başarının, somut siyasal ve ekonomik edinimleri olması gerekir. Bunların da önceden Türkiye tarafından doğru hesaplanması gerekir. Açıkçası enerjisini ne denli yitirdiği düşünülürse düşünülsün, bu denli engin deneyim birikim düzeyine gelmiş bir Başbakan’ın bu konularda tasarılarının olmadığını düşünmek olanaklı değildir. Hele hele yıllardır kendini dış konulara odaklamışsa. Bu doğrudan yardımın karşılığında elbette belli ekonomik edinimler olacaktır. Kaldı ki Türk ekonomisinin bu krizden çıkışında ABD’nin çok önemli destekleri olmaktadır.Ancak bu yeterli değildir. Türkiye Orta Asya, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Balkanlar ve Kafkaslar arasında kalmış tüm bölgede Batı için örneksiz bir güçtür. Bu nedenle ABD son derece etkili olduğu Avrupa ülkelerini artık Türkiye’yi içlerine almak konusunda ikna etmeli ve Türkiye’ye açık bir taahhüt almalıdır.Türkiye bir yandan önemli siyasal ve ekonomik reformları gerçekleştirmekte, diğer yandan da en zor döneminde Batı’ya askeri destek vermektedir. Batı da onun Avrupa Birliği ülküsünü karşılamalıdır.